Diş apsesi, diş etlerinde ortaya çıkan ve dişin köküne doğru yayılan bakteridir. Doğru zamanda ve doğru şekilde müdahale edilmediğinde daha büyük bir sorun haline gelebilmektedir. Enfeksiyonun kemiğe ulaşmaması tedavi sürecinde önemlidir. Çünkü kemiğe ulaştığında enfekte olan diş kökü kemiğe zarar verir ve dişin kaybedilmesine sebep olur. Günümüzde apseli diş tedavisi için geçmişten farklı bir yol izlenmektedir.
Geçmişte apseli diş için uygulanan tek tedavi o dişin çekilmesiydi. Fakat şimdi doktorlar tarafından genellikle iyileştirme amaçlı bir tedavi uygulanmaktadır. Apseli diş tedavisine genellikle antibiyotik alımıyla başlanır. Bunun sonucunda enfeksiyon yayılımı durdurulur. Süreç ağrılı olduğundan antibiyotik tedavisinin yanında ağrı kesici kullanmanız da gerekebilir.
Sonrasında diş hekiminiz dişinizi temizleyerek içerisine geçici bir dolgu yerleştirir. Bu diş içindeki basıncı azaltmak için önemli bir adımdır. Antibiyotik tedaviniz olumlu sonuçlandığında ise dişin röntgeni çekilerek ne durumda olduğu kontrol edilir.
Diş sağlıklı ise tedaviniz biter fakat enfeksiyonun devam etmesi durumunda ameliyatla sonuçlanabilir. Bu süreçte diş hekiminin vermiş olduğu ilaçları düzenli kullanmak çok önemlidir. Çünkü antibiyotik ancak düzenli kullanımda etki gösteren ilaç türüdür. Bu süreçte diş bakımınıza devam etmeniz de çok önemlidir. Olabildiğince hassa bir şekilde diş temizliğinizi yaparak enfeksiyonun yayılmamasına özen göstermelisiniz.
Apseli Diş Belirtileri
Apseli diş hayatımızın akışını doğrudan etkileyen zor ve ağrılı bir süreçtir. Bu yazımızda diş apsesinin belirtilerine değineceğiz. Diş apsesivücudun bakterilere vermiş olduğu tepkiler olarak gösterilebilir. Bu tepkilerin ilki genellikle sürekli ve zonklama şeklinde ağrıdır. Buna eşlik eden sıcak ya da soğuk yiyeceklere karşı hassasiyet de hayatınızın olağan akışını etkileyen bir diğer faktördür.
İlgili Link: Ağız Kanseri
Apseli diş teşhisi röntgenle belirleneceği gibi doktorunuzun sormuş olduğu birkaç basit soruyla da belirlenebilir. Çiğnerken duyulan ağrı, ateş ve genel olarak kırgınlık, boyunda şişen lenf düğümleri de apseli diş belirtilerindendir. Genel olarak kendinizi iyi hissetmiyorsanız ve dişinizde zonklama şeklinde ağrı varsa muhakkak doktorunuza başvurmalısınız. Bunun dışında diş apsesinin gözle görülebilir bir tarafı da vardır.
Apseli dişinizin yanında diş eti üzerinde baloncuk şeklinde iltihap birikebilir ve iltihap patlayabilir. Bu durum ağzınızda yoğun ve kötü bir tat bırakırken sizi endişeye de sürükleyebilir. Bu durumun güzel olan tek yanı ise ağrının bir süreliğine geçecek olmasıdır. Bu tip belirtilerde ihmal etmeden diş hekimine başvurmanız tedavi süreciniz için oldukça önemlidir.
Diş Apsesi Türleri
Ağız bakımına yeterli özen gösterilmemesi durumunda ortaya çıkan diş apsesi hayatımızı zorlaştıran ve bizleri psikolojik olarak olumsuz etkileyen etmenlerdendir. Çeşitli nedenlerle ortaya çıkan enfeksiyonlar iltihaplanmaya neden olmaktadır. Periapikal apse: En basit tanımıyla diş kökünün ucunda bir apsedir diyebiliriz. Yani apse odağına periodontal sonda ile ulaşılamaması durumudur. İlgili bölgenin dikkatlice sondalanması çok önemlidir.
Lezyonun diş kökünün ucunda olması diğer apse türlerinde ayırmada önemli bir belirteçtir. Periapikal apsenin teşhisinde canlılık testi de çok önemlidir. Bu testle dişin canlı olup olmadığına bakılır ve diş canlı değilse periapikal apse teşhisi konulur. Tedaviye de bu teşhise göre devam edilir.
İlgili Link: Takma Diş Kullananlara Öneriler
Periodontal Apse: Diş kökünün yanındaki diş etinde oluşan apsedir. Lezyonun oluşma yeri bakımından periapikal apse ile ayrılmaktadır. Bu da teşhisi kolaylaştırır. Bu tür apsenin en önemli belirtisi de diş kökünde değil diş kökünün yanındaki diş etinde oluşmasıdır. Şiddetli vakalar dışında periodontal apsede canlılık kaybı olmaz.
Teşhis edilirken de lezyonun tabanına sonda ile ulaşılıp ulaşılamadığına bakılır. Eğer sonda ile ulaşılabiliyorsa apse genellikle periodontal apsedir. Bu teşhis konulduktan sonra kısa sürede tedaviye başlanır ve diş kurtarılır.
Diş eti apsesi: Diş etlerinde oluşan apse türüdür. Genellikle küçük boyutlu iltihaplar şeklinde gelişir fakat ilerlemesiyle Birlikte diş kaybına neden olur. Diş etlerinde hassasiyet, kızarıklık, şişlik, ağrı, beyaz renkli iltihaplar, diş fırçalarken hassasiyet ve kanama, diş etlerinin çekilmesi ve dişlerde sallanma gibi belirtileri vardır. Bu belirtiler görüldüğünde ihmal edilmeden diş hekimine başvurulmalıdır.
